Başlığını Değiştirmek İçin Başlık İşte Burada
Yazan: Bahar KURŞUN
Son 20 yılda sağlık sistemi zor günlerden geçti. Kamu hastaneleri kapatıldı ve sağlık kurumları daha ticari bir yapıya dönüştü. Hasta randevusu bulmak artık zorlaştı ve doktorlar hızlı muayene baskısı altında kaldı.
İktidarın gösterdiği hedef haline gelen hekimler, 14 Mart Tıp Bayramı’nda haklarını aramak için alanlara çıktı.
Sağlık meslek örgütleri, hastalara ve kamuoyuna farklı bir sağlık sisteminin mümkün olduğunu anlatmak için eylem yaptı. Şiddet ve baskıya maruz kalan hekimler, sağlık hakkının temel bir hak olduğunu savunarak mücadelelerine devam edeceklerini vurguladı.
BİR YILDA 5 BİN SALDIRI
Hekimler, güvenli ve adil bir çalışma ortamı ile eşit bir ücret talep ederken yapılan araştırmalar, sağlık çalışanlarının %80’inin meslek hayatlarında en az bir kez şiddete maruz kaldığını ortaya koydu. Türk Tabipleri Birliği Başkanı Alpay Azap, sadece 2023 yılında hastanelerde 5 bin 17 şiddet vakası yaşandığını belirtti:
“2022’de sağlıkta şiddeti önlemek için yasa önerileri sunarak siyasi partilere çağrıda bulunduk. Hastanelerin şiddetsiz alanlar haline getirilmesini talep ettik. Sağlıkta şiddeti durdurmak için güçlendirici yasaların yanı sıra yöneticilerin, kamuoyunda öne çıkan kişilerin ve toplumun sağlık çalışanlarının emeklerini takdir etmesi önemlidir.”
‘İYİ HAL’ SIRASINA GİRDİLER
Sağlıkta şiddet ve baskılar, hekim göçünü artırdı. TTB’den ‘İyi Hal Belgesi’ alan doktor sayısı 2020-24 döneminde 10 bin 783’e ulaştı. Alınan bilgilere göre sadece bu yılın ilk ayında 199 hekim, yurt dışında çalışmak için ‘İyi Hal Belgesi’ talep etti.
Hekimler, 14 Mart’ta kutlama yerine hak arayışı için meydandaydı
TIP BAYRAMI’NDA PROTESTOLAR DEVAM EDİYOR
14 Mart Tıp Bayramı, mücadele gününe dönüştü. Türk Tabipleri Birliği üyeleri Anıtkabir’i ziyaret etti. TTB Başkanı Dr. Alpay Azap, Anıtkabir Özel Defteri’ne, “Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında, aklın, bilimin, emeğin ve birlikte üretmenin ışığını yükseltmeye devam edeceğiz” şeklinde bir mesaj bıraktı. Sağlık çalışanları, ülkenin dört bir yanında toplanarak halkın sağlığı ve meslek onurunun korunması gerektiğini vurguladı.
Sağlık emekçileri duygularını SÖZCÜ’ye anlattı
Mete Yaşar (Dahiliye): Ülke nüfusunun 3-4 katı poliklinik hastasına bakmak, hekimlerin özverisi sayesinde mümkün oldu. Aileme ve ülkeme olan sadakatim olmasaydı, yurt dışına gitmeyi düşünebilirdim.
Aşkın Çandar (Hemşire): Biz sağlık çalışanları olarak elimizden geleni yapıyoruz. Bir arkadaşım saldırıya uğradığında, müdahale edecek bir güvenlik görevlisi bile bulamadık. Şiddete karşı ciddi adımlar atılmasını istiyoruz.
(Psikiyatr): Türkiye’deki şartlar maalesef biliniyor, bu yüzden ismimin yayınlanmamasını rica ederim. Meslektaşlarımın hasta yakınlarından şiddet gördüğüne tanıklık ettim. Değersizleştirilmemiz ve hedef gösterilmemiz kimseye fayda sağlamaz, moralimizi bozar.
More Stories
Helvacı Kilimi tescillendi: Asırlık dokuma sanatı resmen koruma altında!
İzmir’de tarihi eser operasyonunda 5 gözaltı
Dışişleri Bakanlığı’ndan Pakistan’a taziye mesajı