Rusya ve Çin’den flaş açıklama! Neden veto ettiler? ABD iddiası
BMGK’de ABD’nin karar tasarısı bugün yapılan oylamada 11 “evet” oyu alırken, Rusya, Çin ile Cezayir “hayır”, Guyana ise “çekimser” oy kullanmıştı.
İki daimi üye Rusya ve Çin’in vetoları nedeniyle ABD’nin tasarısı kabul edilmemişti.
ABD’NİN BAŞARILI OLMASINI ENGELLEMEK İSTEDİLER
ABD’nin BM Daimi Temsilcisi Linda Thomas-Greenfield, oylama sonrasındaki konuşmasında, ülkesinin iyi niyetle sunduğu karar tasarısının tüm konsey üyeleriyle müzakereler sonucu ortaya çıktığını belirtti.
Rusya ve Çin’in vetolarını açıklamak için bahaneler ortaya atacağını savunan Greenfield, asıl sebebin bu ülkelerin “Hamas’ın 7 Ekim’de gerçekleştirdiği terör saldırılarını kınamaktan kaçınması” olduğunu dile getirdi.
Greenfield, diğer temel sebebin ise ABD’nin başarılı olmasını engellemek olduğunu kaydederek, “Rusya gene ilerleme yerine siyaset yapmayı tercih etti. Komşusuna karşı savaş başlatan Rusya’nın kendisi cam bir evde otururken başkasına taş atması iki yüzlülüktür.” ifadelerini kullandı.
BMGK’de ileride sunulacak karar tasarılarının yürütülen diplomatik çaba ve müzakereleri baltalamaması gerektiğini kaydeden Greenfield, “Eğer sahadaki diplomasiyi desteklemeyen bir karar tasarısı daha sunulursa, Konsey yine çıkmaza girer.” diyerek ABD’nin BMGK’nin seçilmiş üyelerinin sunmayı planladığı karar tasarısını veto edeceğine işaret etti.
ACİL ATEŞKES İÇİN ADIM ATILMALI
Çin’in BM Daimi Temsilcisi Zhang Jun ise “Konsey acil ve koşulsuz ateşkes için adım atmalı.” değerlendirmesinde bulundu.
Konsey’in bu konuda “ayağını sürdüğünü ve çok vakit kaybettiğini” kaydeden Zhang, BM Şartı ve Konseyin onurunu korumak için ABD tasarısını veto ettiğini söyledi.
Zhang, BMGK’nin seçilmiş üyelerinin Gazze’de ramazan ayında ateşkes talep edilen ve rehinelerin serbest bırakılması çağrısında bulunulan karar tasarısının doğru yönde bir adım olduğunu belirterek, Çin’in bunu desteklediğini söyledi.
ABD’nin eleştirilerini iki yüzlü olarak nitelendiren Zhang, “Eğer ABD ateşkes konusunda ciddiyse, o zaman BMGK’nin seçilmiş üyelerince sunulacak tasarıyı destekler.” dedi.
DESTEKLEYEN ÜLKELER KARA LEKEYE BULANDI
Rusya’nın BM Daimi Temsilcisi Vassily Nebenzia ise karar tasarısını destekleyen ülkeleri eleştirdi.
“Destekleyen ülkeler kara lekeye bulandı.” diyen Nebenzia, şöyle konuştu:
“Efendileriniz, koruyucularınız size tasarıya destek vermenizi söyledi. Dediler ki, Rusya nasılsa veto eder, böylelikle biz de ABD’yle ters düşmeyiz. O yüzden şimdi kalkıp da Rusya ve Çin’in vetosunu hayal kırıklığıyla karşıladığınızı söyleyemeyin. Bu iki yüzlülük.”
Oylama öncesinde yaptığı açıklamada ise Nebenzia, ABD’nin karar tasarısının ateşkes çağrısında bulunmadığını, bunu talep ediyor algısı yaratarak uluslararası toplumu yanlış yönlendirdiğini belirtmişti.
Nebenzia, “ABD oy verenlerine bir kemik atarak onların gözünü boyuyor.” ifadelerini kullanmıştı.
DAHA FAZLA KAN AKMASINA ENDEN OALCAKTI
Cezayir’in BM Daimi Temsilcisi Amar Bendjama ise konuşmasını tüm Arap dünyasını adına yaptığını belirterek, kendilerinin şubatta sunduğu karar tasarısının kabul edilmesi halinde binlerce canın kurtulmuş olacağını savundu.
Cezayir’in ABD’nin karar tasarısının daha dengeli ve kabul edilebilir olması için değişiklik önerilerinde bulunduğunu ancak bunların çoğunun dikkate alınmadığını aktaran Bendjama, “Karar tasarısı acil ateşkes talebinde bulunmuyordu. Bu nedenle biz hayır oyu kullandık.” açıklamasında bulundu.
Bendjama, karar tasarısında aynı zamanda binlerce can kaybına yol açan İsrail’in sorumluluğuna atıfta bile bulunulmadığına işaret ederek, “Bu kişiler kendi kendine zarar vermedi. Öldürüldüler ve suçlular hesap vermeli.” vurgusunda bulundu.
ABD’nin karar tasarısının barış mesajı vermediğini, aksine sivillerin öldürülmeye devam edilmesine göz yumduğunu belirten Bendjama, “Karar tasarısı daha fazla kan akıtılmasına geçit verecekti.” değerlendirmesinde bulundu.
– “Çekimser oy kullandık çünkü karar tasarısı acilen ateşkes çağrısında bulunmuyordu”
Karar tasarısı oylamasında “çekimser” oy kullanan Guyana’nın BM Daimi Temsilcisi Caroly Rodrigues-Birkett ise “Çekimser oy kullandık çünkü karar tasarısı acilen ateşkes çağrısında bulunmuyordu.” dedi.
Birkett, konuya ilişkin bilgisi olmayan bir kişinin karar tasarısını okuduğunda Gazze’de suçların kim tarafından gerçekleştirildiğini anlamayacağına işaret ederek, ateşkes ve rehinelerin serbest bırakılması arasında bağlantı kurulmaması gerektiğini kaydetti.
İnsan eliyle yapılan bu felaketin acil ateşkes sağlanmadan durdurulmasının mümkün olmadığını kaydeden Birkett, “Filistin halkı başkalarının suçu nedeniyle esir tutulmamalı.” ifadelerini kullandı.
ABD’NİN KARAR TASARISI
ABD’nin 20 Şubat’ta müzakerelere açtığı karar tasarısının son hali, Gazze’de ateşkesi rehinelerin bırakılmasıyla ilişkilendirip diplomasiyi destekleme çağrısıyla yetinmişti.
Diplomatik çabalarla sağlanacak olan ateşkesin sürdürülebilir ateşkese çevrilmesinin önemine işaret edilen tasarıda, “Hamas ve diğer terörist ve aşırıcı grupların Filistin halkını temsil etmediği” ve Hamas’ın “bazı üye ülkelerce terör örgütü ilan edildiği”ne dikkat çekilmişti.
Gazze’nin 1967’de işgal edilen toprakların bir parçası olduğu vurgulanan karar tasarısında, iki devletli çözüme destek verilmişti.
Karar tasarısında, “Tüm taraflarda sivilleri korumak için acil ve sürdürülebilir bir ateşkesin sağlanması, gerekli insani yardımın sevkiyatı, çekilen acının azaltılması ve söz konusu ateşkesin geri kalan tüm esirlerin serbest bırakılmasıyla birlikte sağlanması için diplomatik çabaların desteklenmesi önem taşıyor.” ifadeleri kullanılmıştı.
Tüm taraflara uluslararası hukuk ve uluslararası insancıl hukuka uyma çağrısı yapılan tasarıda, siviller ve sivil altyapının korunması ile insani yardım erişiminin sağlanması istenilmişti.
Gazze’de sivil halkın zorla yerinden edilmesine karşı çıkılan karar tasarısında, bunun uluslararası hukuk, uluslararası insancıl hukuk ve uluslararası insan hakları hukukunu ihlal edeceği bildirilmişti.
9 KEZ KARAR TASARISI OYLANDI
Gazze’ye ilişkin 7 Ekim 2023’ten sonra BMGK’de bugün yapılanla 9 karar tasarısı oylamaya sunuldu.
Şimdiye kadar sadece 2712 ile 2720 sayılı kararlar kabul edilirken, bunlarda ateşkes çağrısı yapılmadı.